Yeni PETRONAS Syntium hem Etraf Dostu hem de Yakıt İktisadı Uzmanı
Geçen yılı pahalandıran ve bu yıl için öngörülerini açıklayan PETRONAS Memleketler arası Madeni Yağlar Türkiye Genel Müdürü Burak Işıldak, “Bu yılın gücün bir damlasını bile israf etmeden elimizdekinin bedelini muhafazaya odaklanacağımız bir yıl olacağını düşünüyoruz” dedi.
İstanbul, Türkiye – 14 Nisan 2022 – PETRONAS Madeni Yağlar Türkiye ve Orta Doğu Genel Müdürü Burak Işıldak 2022 yılı amaç ve beklentilerini aktardı ve geçtiğimiz yılı kıymetlendirdi. 2021’de yıl gayelerini tutturmaktan daha çok iş ortaklarını ve onların müşterilerinin bu çok şiddetli seneyi en az ziyanla atlatmalarını sağlamak için desteklemeye odaklandıklarını aktaran PETRONAS Madeni Yağlar Türkiye ve Orta Doğu Genel Müdürü Burak Işıldak şu bilgileri verdi: “Tüm iş ortaklarımızla bir arada taşın altına elimizi soktuk, ana firma olarak bizden beklenilen dayanağı mümkün olan en üst düzeyde aktardık. 2021 yılının kar etmekten çok daha fazla oranda geçmiş yıllara ilişkin bir vefa ve gelecek yıllara ilişkin bir yatırım yılı olarak gördük. Bu açıdan bakılırsa amaçlarımıza tam manasıyla ulaştık. 2022 ve sonrası için de yaklaşımımızın ve yaptıklarımızın hem otomotiv hem de endüstriyel yağlar segmentlerinde meyvelerini vereceğine inanıyoruz.”
2022 Elimizdeki Bedelleri Muhafaza Yılı
2022 birinci çeyreğinin madeni yağ sanayisi açısından genel olarak hammadde, bilhassa de baz yağ tedariğinde süreklilik ve bulunabilirlik sorunlarının önemli derecede hissedildiği bir devir olduğunu söz eden PETRONAS Memleketler arası Madeni Yağlar Türkiye ve Orta Doğu Genel Müdürü Burak Işıldak, “2022’nin ana çizgileriyle, gücün bir damlasını bile israf etmeden elimizdekinin pahasını muhafazaya odaklanacağımız bir yıl olacağını düşünüyoruz.” bilgilerini aktardı.
Modern arabaların çok daha kompakt, küçültülmüş motorlara sahip olduklarını hatırlatan Genel Müdür Burak Işıldak, “Aynı vakitte hibrit arabaların süratle yaygınlaşması, turbo şarjlarla donatılmış araçlar ve kentleşmenin hızlanarak devam etmesine bağlı artan dur/kalk ve sıkışık kent içi trafiği motorların çok daha yüksek sıcaklıklara maruz kalmasına neden oluyor. Ve sıcaklık/ısı en büyük düşman. Motordaki yüksek sıcaklığı denetim altında tutabilecek güçte ve niteliklerde yağlara olan muhtaçlık ultra düşük viskoziteli motor yağlarına geçişi mecburî kılıyor.” açıklamasını yaptı.
Syntium hem Etraf Dostu hem de Yakıt İktisadı Uzmanı
Daha “Sürdürülebilir” bir dünya gayesi için otomotiv teknolojisindeki gelişmelere paralel olarak PETRONAS Syntium binek arabalar eser yelpazesinin yenilendiğini tabir eden Işıldak, “CoolTech+TM teknolojisine sahip, çok ince, tam sentetik motor yağı serimizi pazara sunduk. 3’e varan oranda yakıt iktisadı ve daha düşük emisyon sağlama özellikleriyle çağdaş motorların tüm ihtiyaçlarını ve OEM’lerin (Araç Üreticileri) kendi motor dizaynlarının gereksinimlerini karşılama kabiliyetine sahip yeni Syntium eserlerimiz gezegenimizin sürdürülebilirliğine de katkı sağlayacak.” dedi.
Sektör Oyuncuları ve Araç Sahipleri İçin Maliyetler Artacak
Enerji fiyatlarının dramatik bir biçimde artmaya devam ettiğini vurgulayan Burak Işıldak, “Bu artışın tesirleri gerek üretim gerekse nakliye maliyetlerinin kaçınılmaz bir şeklide yükselmesiyle sonuçlanacak. Madeni yağ kesimi özelinde, üretim maliyetlerin artmasının yanı sıra artan yakıt fiyatlarının tüketicilerin araç kullanımlarını azaltmaları sonucunu doğuracağını öngörmekteyiz. Daha düşük kilometre yapan araçların bakım ihtiyaçlarının de azalacağı, bakım taleplerinin erteleneceğini, tüm bunlara bağlı olarak madeni yağ pazarının da olumsuz etkileneceğini düşünüyoruz.” bilgisini verdi.
Madeni yağ kesiminin temel olarak iki ana hammadde girdisi olduğunu aktaran Burak Işıldak: “Bunlar baz yağlar ve katıklar. Ülkemizde baz yağ üretimi yapan yalnız bir adet petrol rafinerisi mevcut. O da yalnızca Küme I sınıfı baz yağlar üretiyor. Kaldı ki bu rafinerinin de ana girdisi olan ham petrol milletlerarası piyasada fiyatı döviz cinsinden belirlenen bir ticari eser. Başka baz yağlara dönük gereksinim ise büsbütün ithalat formülüyle karşılanmakta. Buna ek olarak ülkemizde bir katık üreticisi olmadığı için madeni yağın bir öbür ana girdisi olan katıklar da büsbütün ithalat yoluyla karşılanmakta. Bu bağlamda, kurlardaki artış bizim dalımız için direkt maliyetlere tesir eden bir unsur.” tabirlerini kullandı.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
