İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in “Başka Bir Tarım Mümkün” vizyonu doğrultusunda başlatılan Mera İzmir projesi, süt üreticisinin rahat nefes almasını sağladı. Projeye katılan çobanlar sütü piyasa fiyatının üstünde satabildiği için memnun olduklarını ve proje sayesinde üretime devam edebildiklerini söyledi.
İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer’in “Başka Bir Tarım Mümkün” vizyonuyla oluşturulan, kuraklık ve yoksullukla çaba üzerine temellenen İzmir Tarımı stratejisi doğrultusundaki Mera İzmir projesi çobanların nefes almasını sağladı. Sonlu otlak alanları, yem maliyetlerinin yüksekliği ve süt alımlarındaki düşük fiyatlar nedeniyle sıkıntı günler geçiren çobanlar proje sayesinde üretmeye devam edecek gücü bulabildiklerini söyledi.
Soyer: “Nisan’da Bergama, Kınık ve Menemen’den alacağız”
Bergama, Kınık, Seferihisar, Urla, Güzelbahçe ve Çeşme’de 535 çobanla süt alım mukavelesi imzaladıklarını ve üreticiye 3 milyon lira avans verdiklerini söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Lideri Tunç Soyer, “Piyasada 7 lira olan koyun sütüne 11 lira, 5 lira olan keçi sütüne ise 10 lira bedel belirledik. Süt alımlarımıza Seferihisar’dan başladık. Nisan ayında Bergama, Kınık ve Menemen’den üreticilerimizden süt alacağız” dedi.
“Sağım bile yapamayacak duruma geldik”
Seferihisar’da geçimini küçükbaş hayvancılıkla sağlayan 39 yaşındaki Süleyman Özgen, “Bu proje hayata geçirilmemiş olsaydı sahiden çok zorlanacaktık. Sağım bile yapamayacak duruma geldik. Hoş bir proje. Çobanlar olarak hepimiz bu projeyi destekliyoruz” diye konuştu. Daha evvel mandıralara süt verdiklerini lakin fiyatın düşük olduğunu söyleyen Süleyman Özgen, “Mandıralar sütü 3 lira ise 2 liraya, 7 lira ise 5 liraya almaya çalışıyordu. Geçen yılki fiyattan dökerseniz alırız, yoksa almayız diyorlardı. Nasıl dökelim bu fiyata. Geçen yıl yemin torbasını 100 liraya alıyorduk, bu yıl 250 lira. Bunun içinden çıkamayız. Ancak bu proje sayesinde çok keyifli olduk. 5 liraya süt vermek varken 11 liraya süt vermek bizi çok keyifli etti” dedi.
“Bu fiyatı mandıralar vermiyor”
46 yaşındaki Eşref Özgen de sütü mandıralara verdiklerini lakin emeklerinin karşılığını alamadıklarını tabir ederek, şunları söyledi: “Bu proje bize takviye oldu. Şu anda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin verdiği fiyatı mandıralar veremiyor. Şayet bu proje olmasaydı mecburen mandıralara düşük fiyattan sütlerimizi verecektik. Dermanımız yok. Bu iş yapılmaz hale geldi. Lider Tunç Soyer’e çok teşekkür ederiz.”
“Büyükşehir olmasaydı süt elimizde kalacaktı”
43 yaşındaki Mehmet Sönmez ise mandıraların artık süt almadıklarını, zira ziyan ettiklerini belirterek “Bu yıl çok zorlandık. Yem fiyatları çok arttı. İzmir Büyükşehir Belediyesi olmasaydı süt elimizde kalacaktı. Batmıştık” formunda konuştu.
“Projeye katılmak isteyen çok”
Turgut İhsaniye Ziraî Kalkınma Kooperatifi İdare Konseyi Üyesi Osman Çakar da üreticilerin her geçen gün daha da zorlandığını belirterek “Üreticilerimiz güç durumdaydı. Fakat bu güç durumu Büyükşehir Belediyesi’nin projesi ile aştılar. Bu nedenle herkes memnun. Beni çok uzak yerlerden arayarak projenin kendi bölgelerinde de yapılmasını isteyen çok insan var. Yem fiyatları ile küçükbaş üreticisi büyük zorluk yaşayacaktı lakin bu proje ile zorluklar aşıldı” dedi.
“Kır yoksulluğuna tahlil bulacağız”
İzmir Büyükşehir Belediyesi Ziraî Hizmetler Dairesi Lideri Şevket Meriç, İzmir Tarımı stratejisinin temelinde mahallî tohumlar ve lokal hayvan ırkları ile küçük üreticiyi desteklemek olduğunu belirterek “Pandemi, yangınlar ve öbür doğal afetlerin akabinde gördük ki tüketime meyilli bir toplum haline geldik. Lakin kimi eserleri almak için dışa bağımlıyız. Bunun önüne geçebilmek için mahallî tohumlara, lokal ırklara sahip çıkmanın ne kadar bedelli olduğu ortaya çıkıyor. Mera hayvancılığını desteklemek için bilhassa kooperatiflerden ve küçük ölçekli üreticilerden süt alımlarımız başladı. Böylece kır yoksulluğuna tahlil bulacağız, kentlinin daha sağlıklı besine ulaşması için elimizden gelen her şeyi yapacağız” sözlerini kullandı.
“Ürünler daha lezzetli ve kaliteli”
İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketi BAYSAN A.Ş. Genel Müdürü Murat Onkardeşler de “Kuraklıkla çabanın temelinde de lokal tohum ve hayvan ırklarını desteklemek var. Mera İzmir projesiyle üreticiye birtakım kurallar koyduk. Üreticiyi eğitiyoruz. İklim kriziyle gayretin bir ayağını bu eğitimlerle birlikte oluşturuyoruz. Burada en değerli kriter hayvanların en az 7 ay merada otlatılmış olması. Çok su tüketen silajlık mısır, kesif yem üzere yemlerin verilmemesi gerekiyor. Beslemelerin atalık tohumlarla yapılması gerekiyor. O nedenle biz de mandıraların aldığı fiyatın iki katını üreticilerimize veriyoruz. Aldığımız sütü de olgunlaştırılmış tulum peyniri ve beyaz peynir olarak tüketiciye ulaştırmayı planlıyoruz. Merada otlatılan hayvanların sütleri çok daha lezzetli ve kaliteli peynirlere dönüşecek” diye konuştu.
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı
